7 Haziran 2011 Salı
Roland Garros 2011
Blogumdaki ilk yazıma Fransız pilot ve tenisçi olan, 1916'da Akdeniz'i geçerken geçirdiği bir uçak kazası sonucu hayatını kaybetmesi üzerine adının Fransa Açık Tenis Turnuvasına verildiği Roland Garros'la başlıyorum. Bu turnuva, zemin topun oyunda daha fazla kalmasına neden olduğundan, en fazla keyif aldığım ve sürpriz sonuçları da beraberinde getirdiği tek toprak sahada oynanılan Grand Slamdır. Hoş Roland Garros sürpriz bir şekilde mi sonuçlandı? Hayır. Turnuva başladığında finalde görmek istediğim iki isim vardı. İspanyol Nadal nam-ı diğer Rafa ve İsviçreli Federer. Bu ikilinin oyunu seyrine doyum olmayan bir seremoni gibidir. Turnuvanın galibi Rafael Nadal oldu. Rafa, toprak kortta gösterdiği güç ve dayanaklılığıyla neredeyse durdurulması imkansız olan bir solak. (doğuştan solak olmayıp, amcası aynı zamanda antrenörü olan Toni Nadal'ın çalıştırmaları sonucu tenise solak başlamış.) Bunun yanında alçakgönüllü ve efendiliğiyle de (kızım olsa elimi öptürür verirdim diyeceğim cinsten : )) insanların sempatisini kazanmış olan tenisçi aldığı bu galibiyetle Roland Garros'u 6 kez almış olan İsveçli efsane tenisçi Björn Borg'u yakalamış, bizlere de VAMOS RAFA dedirtmiştir : )
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder